İskenderun/SES
Olayın, 24 Eylül Cuma günü Ankara´daki evinde yaşandığını belirten milletvekili Oruç, evine gelen silahlı iki kişinin sivil polis olduklarını iddia ederek, eve girmeye çalıştığını, kapıyı açmasını istediğini, kendisinin milletvekili olduğunu söylemesine karşın ısrarcı olduklarını belirtti ve 'İki silahlı kişi kapıma gelip, kimlik göstererek ‘sivil polisiz, kapıyı açın´ dedi. Kapıyı açmayınca uzaklaştılar. İlgili yerlere şikayette bulunduk, olayın üzerinden 5 gün geçmesine rağmen ne emniyet ne de savcılık konuya dair bize bir açıklama yaptı' açıklamasını yaptı. İnternette yayımlanan medyascope´nin haberine göre, Ankara´da düzenlediği basın toplantısında konuşan Oruç, 'Kendini ‘sivil polisiz´ diye tanıtan iki kişi kapımın zilini çalarak ve zorlayarak, ısrarla evin içine girmeye çalıştı, bir baskı oluşturdular. Mercekten baktım ve kapıyı açmadım. Onlar, bizim içeride olduğumuzu biliyorlardı. Israrla ‘biz sivil polisiz´ diyerek ve kapıyı zorlayarak zile basmaya devam etti. Ben de ‘milletvekiliyim, evime bu şekilde ne bir polis ne de başkası girebilir´ dedim. Kapıyı açmayacağımı, neyle karşılaşacağımı bilmediğimi, emniyete haber vereceğimi söyledim. Polisiz demeye devam ettiler. Bu durum birkaç dakika devam etti. Bu sırada ben, partili arkadaşlarıma ulaştım, emniyete haber verdik. Kapıyı açmayınca evimin yanından uzaklaştılar. Onlar merdivenden inip gitti, Esat Dörtyol´a doğru yürüyerek uzaklaştıl. Bu, münferit bir olay değildir. Bir milletvekilinin kapısı bu şekilde zorlanamaz. Bunun altında yatan kastı ve resmi kurumlarca yapılacak açıklamaları bekliyoruz. Olayın üzerinden beş gün geçmesine rağmen bize bir açıklama yapılmadı” dedi. Yaşanan saldırı girişimi sonrası avukatlarının şikayette bulunmak için savcılığa gittiğini, ancak savcıların olayın içeriğini öğrendikten sonra başvuruyu almak istemediğini ifade eden milletvekili Oruç, “Bununla ilgili emniyete, savcılığa gerekli başvuruları yaptık. TBMM Başkanlığına başvuruda bulunduk. Milletvekili olarak dokunulmazlığımız var, ama bu ülkenin milletvekilinin evine böyle hoyratça giriliyorsa ve Ankara´nın en işlek caddesinde bu olay açığa çıkarılamıyorsa, bu şaibeleri artırır. Bu kadar sokak kamerasının olduğu yerde bunlar açığa çıkarılmıyorsa, bu şüpheleri artırmaktadır. Ama bu baskılar bize geri adım attırmayacak' değerlendirmesini yaptı ve tüm siyasi partiler ile demokrasi güçlerini dayanışmaya beklediğini belirtti.
HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu´ndan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede de, “Bu yıldırma politikasının karşısında kararlılıkla duracağız. Haklı mücadelemizi devam ettireceğiz, ancak iktidar bunları izah etmek durumundadır. Olayın yaşanmasından sonra herhangi bir geri dönüş olmadı. Emniyet yetkilileri de karanlık bir olay olduğuna yönelik söylemleri olmuş. Çankaya Emniyet Müdürlüğü böyle bir görevlendirmelerinin olmadığını söylemiş. Kararlılıkla hukuki süreci takip edeceğiz. Bu ülkenin başkentinde, TBMM´nin üyesi olan bir arkadaşımızın can ve hukuki güvenliği yoksa, bu ülkede hiçbir vatandaşın can güvenliği yoktur. Hukukun üstünlüğünü savunan tüm vatandaşların bu yasa dışı olayı açığa çıkarması gerekir' dedi.
9367,77%3,72
34,48% 0,07
36,21% -0,34
2960,09% 0,86
4956,37% 0,55